Somut ve Soyut Anlamlı Sözcükler: Tanım ve Örnekler
Somut Anlamlı Sözcükler:
Somut anlamlı sözcükler, beş duyumuzdan (görme, işitme, koklama, dokunma, tatma) biriyle algılayabildiğimiz kavram ve varlıkları ifade eden kelimelerdir. Bu tür kelimeler, duyularımız aracılığıyla doğrudan deneyimlenebilir ve gözle görülebilir, kulakla işitilebilir, burunla koklanabilir, dil ile tatlanabilir ve ten ile hissedilebilir.
Örnekler:
- Görme Duyusu: Ağaç, sıra, masa gibi gözle görülebilen her şey somut anlamlıdır.
- İşitme Duyusu: Ses, gürültü, hışırtı, şırıltı gibi kulağımızla işitebildiğimiz her şey somuttur.
- Tat Alma Duyusu: Tatlı, ekşi, tuzlu gibi dilimizle tadabildiğimiz her şey somuttur.
- Koklama Duyusu: Parfüm, koku, aroma gibi koklama ile algılanan her şey somuttur.
- Dokunma Duyusu: Hava, rüzgâr başta olmak üzere tenimizle hissedebildiğimiz her şey somuttur.
Not: Bazı somut anlamlı sözcükler, kavramların kendisiyle doğrudan ilgili olarak algılanabilir. Örneğin, rüzgâr ve hava sözcükleri, tenimizle hissettiğimiz için somut anlamlıdır. Soğuk bir kış günü dışarıda gezdiğimizde kulak memelerimiz ve burnumuzun kıpkırmızı olması, sıcak havadaysa vücudumuzun terlemesi bu somut algılamanın örnekleridir.
Soyut Anlamlı Sözcükler:
Soyut anlamlı sözcükler, beş duyumuzla doğrudan algılayamadığımız, ancak akıl ve sezgilerimizle kabul edebildiğimiz kavramları ifade eden kelimelerdir. Bu tür kelimeler, duyularımızın ötesinde, zihinsel ve duygusal algılarla anlam kazanır.
Örnekler:
- Sevgi, cesaret, heyecan, korku, iyilik, özlem, huzur, güzellik, dostluk, akıl, aşk, kin, ruh gibi kavramlar soyut anlamlıdır.
Not: Bazen somut anlamlı sözcükler mecaz yoluyla soyut anlam kazanabilir. Bu tür kelimeler, anlamları dışında kullanıldığında soyutlaşabilirler.
Örnekler:
- Kafa: “Kafasını taşa vurunca hastanelik oldu.” (somut-gerçek) Bu cümlede kafa, insanın baş kısmını oluşturan organ anlamında kullanılmıştır, yani somut anlamlıdır.
- “Bu soruyu yapmak için kafa gerek.” (soyut-mecaz) Bu cümlede ise kafa, beyin anlamında kullanıldığından soyut anlamlıdır.
- Kalp: “Kalbinden iki yıl önce operasyon geçirmişti.” (somut-gerçek) Burada kalp, insan vücudunun bir parçası olarak somut anlamda kullanılmıştır.
- “Onda kalp yok sanki, çok merhametsiz.” (soyut-mecaz) İkinci cümlede kalp, merhametsizlik anlamında soyut bir anlam taşır.
- “Öğretmenimiz bizi sert bir şekilde uyardı.” (soyut-mecaz) İkinci cümlede ise sert, bir davranış biçimini ifade ettiğinden soyut anlamlıdır.
Not: Somutlama, soyut olan bir kavramın somut bir özellik kazanmasını ifade eder ve genellikle benzetmeler veya kişileştirmelerle gerçekleştirilir.
Örnekler:
- Ölüm: “Ölüm, kara bir tren.” Burada ölüm kelimesi aslında soyut bir kavramdır; ancak benzetme yoluyla somutlaştırılmıştır.
- Gönül: “Gönül uslan artık vakit çok geç.” Burada gönül kelimesi, soyut bir his olarak kullanılır ve kişileştirme yoluyla somut bir anlam kazanmıştır. Yani gönül, bir çocuk gibi davranan bir kavram olarak tasvir edilmiştir.
Somut ve Soyut Anlamlı Sözcükler ve Cümle İçindeki Kullanımları
Somut sözcükler, beş duyu organımızla algılayabileceğimiz, elle tutulur, gözle görülür, duyulabilir, koklanabilir veya tadılabilen varlıkları ifade eder. Örneğin: masa, elma, kitap, su.
Soyut sözcükler ise beş duyu organımızla doğrudan algılayamadığımız, daha ziyade zihinsel olarak kavradığımız kavramları ifade eder. Örneğin: sevgi, mutluluk, özgürlük, başarı.
Cümle içindeki kullanımlarına bakalım:
- Somut: “Masanın üzerinde kırmızı bir elma duruyordu.” Burada “masa” ve “elma” somut nesneler olduğu için somut sıfatıyla ifade edilmiştir.
- Soyut: “Başarı için çok çalışması gerektiğini biliyordu.” Burada “başarı” soyut bir kavram olduğu için soyut sıfatıyla ifade edilmiştir.
Daha fazla örnek:
- Somut: “Deniz mavisi bir gökyüzü vardı. Kuşlar özgürce uçuyordu.” (Deniz, gökyüzü, kuşlar somut varlıklar)
- Soyut: “Aşk onu delirtiyordu. Mutluluk onun için her şeydi.” (Aşk, mutluluk soyut kavramlar)
Neden bu ayrım önemli?
- Daha net iletişim: Somut sözcükler, düşünceleri daha net ve anlaşılır bir şekilde ifade etmemizi sağlar.
- Yaratıcı yazım: Soyut sözcükler, metinlere derinlik ve anlam katarak daha etkili bir anlatım oluşturur.
- Düşünme becerileri: Somut ve soyut kavramları ayırt etmek, düşünme becerilerimizi geliştirir.