Nahit Sıtkı Örik Kimdir? Sanatı ve Eserleri

Nahit Sıtkı Örik: Edebiyatın Derin İzleri

Hayatı ve Eğitim Süreci

Nahit Sıtkı Örik, Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak 22 Mayıs 1895 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Edebiyat dünyasına adım atan bu önemli yazar, Ahmet Nafiz Paşa‘nın torunu ve Hasan Sırrı Bey‘in oğludur. Eğitim hayatına özel dersler alarak başlayan Örik, daha sonra Beşiktaş’ta bulunan Âfitab-ı Maarif Rüşdiyesi‘ne devam etmiştir. İngiliz ve Fransız mekteplerinde öğrenim gördükten sonra, prestijli bir okul olan Galatasaray Sultanisi‘ne girmiştir. Ancak eğitim hayatı boyunca, zaman zaman Mekteb-i Hukuk’un derslerine katılsa da hiçbirini tamamlayamamıştır.

Nahit Sıtkı Örik, I. Dünya Savaşı’nın ikinci yılı olan 1915’te yurt dışına çıkarak Tiflis, Berlin, Paris, Viyana, Roma ve Kopenhag gibi şehirlerde bulunmuştur. Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte yurda dönüş yapmış ve dönemin önemli gazetelerinden biri olan Cumhuriyet’te yazmaya başlamıştır. Ankara’ya yerleştikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı’nda çevirmen olarak çalışmış ve bu süreçte Yaşar Nabi Nayır ile birlikte Varlık dergisini çıkarmıştır. Ancak babasının vefatı üzerine İstanbul’a geri dönmüş ve ömrünün geri kalan kısmını farklı gazetelerde köşe yazarlığı yaparak geçirmiştir. Nahit Sıtkı Örik, 18 Ocak 1960’ta İstanbul’da hayata veda etmiştir.

Edebi Kişiliği ve Temaları

Nahit Sıtkı Örik, Milli Edebiyat akımının etkisinde eser veren bir yazar olarak tanınmaktadır. Edebiyat anlayışında fotoğraf gerçekçiliğini eleştiren Örik, hayata realist bir bakış açısıyla yaklaşmayı ve hayatı adeta bir fotoğraf gibi detaylı bir şekilde yansıtmanın yanlışlığını savunmuştur. Bu nedenle eserlerinde oldukça farklı bir üslup benimsemiştir. Batı klasiklerini Türkçeye çevirerek edebiyatımıza katkıda bulunmuştur.

Nahit Sıtkı Örik’in roman ve hikâyelerinde Cumhuriyet öncesi çöküş döneminin izleri açıkça görülebilmektedir. Özellikle makam sevdası ve yeteneksiz memurları eleştirerek, toplumsal ve siyasi güç hırsını sorgulamıştır. Yazar, uygar bir toplum için tiyatronun gerekliliğini vurgulamış ve bu alana da ilgi göstermiştir. Tarihe özel bir önem atfeden Örik, yazdığı eserlerde konak betimlemeleri ve kadın karakterleri oldukça başarılı bir şekilde yansıtmıştır.

“Sultan Hamid Düşerken” adlı romanında, II. Abdülhamit dönemini ele almakta ve Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşüne yol açan olayların arka planını irdelemektedir. Bu romanında 1908 sonrası gelişmeleri ve dönemin ruhunu derinlemesine analiz etmektedir. Bu eser, yazarın edebi kariyerinde önemli bir yer tutmakta olup, Kemal Bekir tarafından tiyatroya uyarlanmış, daha sonra da Ziya Öztan tarafından filme çekilmiştir.

Nahit Sıtkı Örik’in yazdığı gezi kitapları, 1930 Türkiye’sinin önemli kesitlerini sunmaktadır. Edirne, Kayseri, Yozgat, Kastamonu, Adapazarı, İzmit, Elmadağ ve Polatlı gibi birçok yeri gezip gözlemlerini kaleme almıştır. Bu eserlerinde coğrafi unsurlardan ziyade tarihi detaylara öncelik vermiştir. “Kıskanmak” adlı romanı, 2009 yılında ünlü yönetmen Zeki Demirkubuz tarafından sinemaya uyarlanmış, romanın kahramanı Seniha da Antalya Altın Portakal Film Festivali‘nde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanmıştır.

Eserleri

Aşağıda, Nahit Sıtkı Örik’in çeşitli türlerde kaleme aldığı eserleri içeren bir tablo bulunmaktadır:

Eserleri Türü
Sanatkârlar Öykü
Kırmızı ve Siyah Öykü
Eski Resimler Öykü
Eve Düşen Yıldırım Öykü
Sultan Hamid Düşerken Roman
Kıskanmak Roman
Alın Yazısı Oyun
Sönmeyen Ateş Oyun

Sonuç

Nahit Sıtkı Örik, Türk edebiyatının önemli bir figürü olarak, eserlerinde toplumsal sorunlara ve tarihsel olaylara ışık tutmuş, okurlarına derin düşünceler aşılamıştır. Edebiyat anlayışı ve yazım tarzı ile, Türk edebiyatında köklü bir etki yaratmış olan Örik, hem döneminin hem de sonraki nesillerin yazarlarına ilham vermiştir. Kendi yaşamı ve deneyimleri ile şekillenen eserleri, günümüzde hâlâ okuyucularına dokunmayı başarmaktadır.

Google Arama Anahtar Kelimeleri

Nahit Sıtkı Örik hayatı, Nahit Sıtkı Örik kimdir, Nahit Sıtkı Örik eserleri, Nahit Sıtkı Örik romanları, Nahit Sıtkı Örik anıları.

Yorum yapın