Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler: Yazılışları ve okunuşları aynı, ancak anlamları farklı olan sözcükler eş sesli veya sesteş olarak adlandırılır. Bu sözcükler, ses açısından aynı olsalar da, karşıladıkları kavramlar tamamen birbirinden farklıdır. Eş sesli sözcükler, yalın halleriyle olduğu gibi ek alarak da kullanılabilirler.
Eş Sesli (Sesteş) Sözcüklere Örnekler:
- Bahçemizden bir çiçek kopardı, gitti. (burada “gül” bir çiçek adıdır)
- Önce şöyle bir bakış attı, sonra güldü. (burada “gül” gülmek fiilidir)
- Senin yüzün benim yüzümden daha yuvarlaktır. (burada “yüz” bir organı ifade eder)
- Kilolarını vermek istiyorsan akşamları yüz. (burada “yüz” yüzmek fiilidir)
- Akşam yüz kişi bize gelmişti. (burada “yüz” bir sayıyı ifade eder)
- Bu mevsim amcamlar bize gelecek. (burada “yaz” bir mevsimi belirtir)
- Ben çıkarken oğlum sen yazını yaz. (burada “yaz” yazmak eylemidir)
- Kuğular o güzelim yerde suya daldı. (burada “daldı” batmak anlamında kullanılmıştır)
- Çocuk yok yere ağacın dal lını kırmaya çalışıyordu. (burada “dal” budak anlamındadır)
- Arap atlar yakın eder bölgeyi. (burada “atlar” hayvan anlamında kullanılmıştır)
- Kaleci hemen topu ona attı. (burada “attı” paslaşmak anlamındadır)
- Ben, güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderildim. (burada “ben” bir kişi veya fert anlamındadır)
- Dilber benli ne gezersin bu ilde? (burada “benli” yüzdeki bir işareti ifade eder)
- O çay ağır akar, yorgun mu bilmem. (burada “çay” dere veya ırmak anlamındadır)
- İkindi vakti bahçede oturmuş çay içiyorlardı. (burada “çay” içilen bitkidir)
- Bayrakları bayrak yapan üstündeki renktir. (burada “renk” sıvı akışkan madde anlamında kullanılmıştır)
- Ben bir daha hiç kanar mıyım size canım. (burada “kanar” inanmak anlamındadır)
- El kendi eşeğini türkü söyleyerek arar. (burada “el” yabancı anlamındadır)
- Elini makineye kaptırdı çocukcağız. (burada “el” bir vücut parçasını ifade eder)
- Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor. (burada “yollar” üzerinde seyredilen yer anlamındadır)
- Haberi duyunca yoldu saçlarını kadıncağız. (burada “yoldu” çekmek veya koparmaya çalışmak anlamındadır)
Notlar:
- Üzerinde düzeltme işareti (^) bulunan sözcükler eş sesli (sesteş) sözcükler olarak kabul edilmez. Ünlü harfler üzerinde bulunan düzeltme işareti, sesteşliği bozar. Örnek olarak:
- Adet (tane) ile Âdet (gelenek, görenek)
- Kar (yağış) ile Kâr (kazanç)
- Aşık (eklem kemiği) ile Âşık (tutkun, vurgun)
- Adem (yokluk) ile Âdem (insan)
- Yar (uçurum) ile Yâr (sevgili)
- Hala (babamızın kız kardeşi) ile Hâlâ (şu ana kadar)
- Bir sözcüğün temel anlamıyla mecaz anlamı arasında sesteşlik özelliği oluşmaz. Çoğu zaman eş seslilik ile çok anlamlılık karıştırılır. Sesteş sözcüklerde anlamsal hiçbir bağ bulunmazken, çok anlamlılıkta mutlaka bir bağ vardır.
Örnekler:
- Kara bulutlar üzerimizde dolaşıyordu.
- Karalara bürünen kadın etrafına dikkat etmeden yürüyordu.
Yukarıda koyu yazılmış sözcükler arasında çok anlamlılık ilişkisi olduğundan, bu sözcükler eş sesli (sesteş) sözcükler olarak kabul edilmez.
- Arkadaşım doğum gününde bunu bize aldı. (Bu bağlamda “al-“ sözcüğü gerçek anlamda, yani “satın almak” anlamında kullanılmıştır)
- Annesini üzünce ilk işi onun gönlünü almak oldu. (Bu bağlamda “al-“ sözcüğü gerçek anlamından uzak bir anlamda kullanılmıştır. Bu iki kelime arasında sesteşlik değil, çok anlamlılık ilişkisi vardır.)
- Ayakkabının bağı gevşek olmuş. (Temel anlamında kullanılmıştır)
- Mustafa’nın Esma ile bir bağı kalmamış. (Mecaz anlamında kullanılmıştır)
Birinci cümledeki “bağ” ile ikinci cümledeki “bağ” arasında sesteşlik değil, çok anlamlılık ilişkisi vardır.
- Adamın dişleri çürümüş. (Gerçek anlamında kullanılmıştır)
- O ancak bize diş geçirebiliyor. (Mecaz anlamında kullanılmıştır)
Yukarıda yazılı “diş” sözcükleri arasında eş seslilik değil, çok anlamlılık ilişkisi vardır.
Not:
- Eş seslilik aynı zamanda dilimizde cinas sanatını da ortaya çıkarmıştır:
- Kalem böyle çalınmıştır yazıma
- Yazım kışa uymaz kışım yazıma
- Kısmetindir gezdiren yer yer seni
- Arşa çıksan akıbet yer yer seni
- Ortak kökler de eş sesli (sesteş) sözcükler içinde değerlendirilmez. Ortak köklerde sözcükler arasında bir anlam ilişkisi olduğundan, sözcükler arasındaki sesteşlik ilişkisi bozulur.
Örnek olarak:
- Bir kutu boya ile bütün sınıfı boyadı.
- Dilimizde yazılış ve söylenişlerinde bir veya birden fazla harf eksikliği olan bazı sözcükler vardır. Bu sözcükler eş seslilik özelliği taşımaz. Örnek olarak:
- Öğle/öyle
Çok Kullanılan Eş Sesli (Sesteş) Sözcükler:
- Ak: beyaz ve akmak eylemi
- Al: kırmızı ve almak eylemi
- At: hayvan ve atmak eylemi
- Ben: kişi, şahıs ve ben (siyah işaret)
- Bin: sayı ve binmek eylemi
- Çay: içecek ve çay (akarsu)
- Dil: bir organımız ve dil (lisan)
- Diz: vücut parçası ve dizmek eylemi
- El: bir organımız ve el (yabancı)
- Gül: çiçek ve gülmek eylemi
- İt: köpek ve itmek eylemi
- Kaz: kümes hayvanı ve kazmak eylemi
- Kır: boş, geniş alan ve kırmak eylemi
- Yar: uçurum ve yâr (sevgili)
- Yaş: zaman kavramı ve yaş (ıslak, nemli)
- Yaz: mevsim ve yazmak eylemi
- Yüz: bir sayı, yüzmek fiili ve surat, çehre