Divan Edebiyatında Nesir ve Örnekleri

Divan Edebiyatında Nesir

Divan Edebiyatı’nda nesir, genellikle şiirin gölgesinde kalmış bir türdür. Bu edebiyat türü, Arap ve İran edebiyatlarının etkisi altında gelişen bir nesir biçimidir. Düşünce ve içerikten çok, söyleniş güzelliği ön plandadır. Divan Edebiyatı’nda nesre “inşa” denir, yazarlarına ise “münşi” denir; bu eserlerin toplandığı kitaplara da “münşeat” adı verilir.

Divan nesrinde, noktalama işaretleri kullanılmamış, cümleler genellikle aşırı uzun tutulmuştur. Paragraf biçimi benimsenmemiştir. Dil, ağır bir yapıdadır ve Arapça ile Farsça sözcük ve tamlamalarla doludur. Bu nesirde, seciler (uyaklı sözler) ile şiirdekine benzer bir ahenk yaratılmaya çalışılmıştır. Ahlaki ve dini temalar sıkça işlenirken, tarihi olaylar, gezi izlenimleri ve bireysel-toplumsal sorunlar da yer alır.

Tarihi eserler, seyahatnameler ve çeşitli türlerdeki yazılar, Divan Edebiyatı’nda en yaygın nesir türlerini oluşturur. Sinan Paşa, Aşıkpaşazade, Sehi Bey, Seydi Ali Reis, Piri Reis, Feridun Bey, Kâtip Çelebi, Evliya Çelebi, Nâima ve Yirmisekiz Çelebi Mehmet gibi isimler, bu alanda öne çıkan yazarlardır.

Divan Edebiyatı’ndaki nesir üslup ve dil açısından üç ana bölüme ayrılır:

Sade Nesir: Halkı bilgilendirme amacı güden, yalın ve sanatsız bir anlatımla oluşturulan nesirdir. Genellikle hadis, tefsir kitapları, din ve tasavvuf konuları ile tarih ve destan özelliği taşıyan eserler bu türe girer. Öne çıkan isimler arasında Kul Mesut’un Kelile ve Dimne, Aşıkpaşazade’nin Tevarih-i Ali Osman, Mercimek Ahmet’in Kabusname, Seydi Ali Reis’in Miratü’l Memalik ve Evliya Çelebi’nin Seyahatname gibi eserler bulunmaktadır.

Orta Nesir: Dili sade nesre göre daha ağırdır; ancak anlatılmak istenen düşünceler anlaşılır bir şekilde sunulur. İçeriğin ön planda olduğu eserler orta nesir özellikleri taşır. Bilim, kültür, tarih, coğrafya ve gezi konularındaki eserlerde orta nesir özellikleri belirgin bir şekilde görülmektedir. Kâtip Çelebi’nin bazı eserleri ve Nâima’nın eserleri bu türde örnek oluşturur.

Süslü Nesir: Bu tür, hüner ve marifet sergilemek amacıyla yazılmış, gösterişli mecazlarla ve söz sanatlarıyla süslenmiş, ahenkli bir dildir. Cümleler genellikle uzundur ve Arapça ile Farsça sözcükler yoğun bir şekilde kullanılır. Bu nesir türü, anlamak için belirli bir kültürel birikim gerektirdiğinden halk tarafından genellikle tercih edilmez. Süslü nesrin ilk örneği, Sinan Paşa’nın Tazarruname adlı eseridir; 16. ve 17. yüzyılda Veysi ve Nergisi’nin eserleri de bu türün en güzel örneklerini sunar.

Yorum yapın