Davranışsal (Neo-Klasik) Yönetim ve Organizasyon Teorisi ÖZET

Klasik Teori ve Geçiş Süreci:

  • 1930’lara kadar Klasik Yönetim Teorisi yaygın olarak uygulanıyordu.
  • İşletmelerin büyümesi ve 1929 Dünya Ekonomik Krizi gibi faktörler, Klasik Teori’nin yetersizliğini ortaya koydu.
  • Bu durum, insan faktörüne daha fazla önem veren yeni bir yaklaşımın doğmasına neden oldu.

İnsan Unsuruna Yönelik Yaklaşımlar:

  • Hawthorne Araştırmaları: Harvard Üniversitesi’nden Elton Mayo ve F. Roethlisberger önderliğindeki araştırmalar, iş koşullarının işçi verimliliği üzerindeki etkilerini inceledi. Araştırmalar, sosyal faktörlerin fiziksel koşullardan daha etkili olduğunu gösterdi.
  • Beşeri İlişkiler Yaklaşımı: Klasik Teori’nin insan unsurunu yeterince ele almadığı düşünülerek Neo-Klasik Yaklaşım adı verilmiş ve insan davranışları daha fazla incelenmiştir.

Temel Kavramlar ve Modeller:

  • Douglas McGregor: X ve Y Teorileri ile yöneticilerin insanlara nasıl yaklaşmaları gerektiğini açıkladı. X Teorisi, insanların çalışmaktan hoşlanmadığını ve sıkı kontrol gerektiğini savunurken; Y Teorisi, insanların sorumluluk alabileceğini ve çalışmanın doğal olduğunu öne sürdü.
  • Rensis Likert: Yönetim tarzlarını dört sisteme ayırdı: Sistem 1 (istismarcı otokratik), Sistem 2 (yardımsever otokratik), Sistem 3 (katılımcı) ve Sistem 4 (demokratik).
  • Chris Argyris: Olgun ve olgun olmayan kişilikler arasında bir geçiş süreci olduğunu belirtti. Olgun kişiler, daha bağımsız ve sorumlu davranışlar sergilerken, olgun olmayanlar pasif ve bağımlıdır.

Önemli Gelişmeler ve Eleştiriler:

  • Hawthorne Araştırmaları’nın Eleştirileri: Metodoloji ve bilimsel geçerlilikle ilgili sorunlar, ve Hawthorne Etkisi adı verilen fenomen, kişilerin davranışlarını inceleme altında olduklarında değiştirmelerine yol açtı.
  • Klasik Teori’nin Sınırlamaları: İnsanların tatmin olması ve bunun verimlilik üzerindeki etkileri, Davranışsal Yaklaşım’ın önemli konularından biridir.

Davranışsal Yönetim Teorisi, organizasyonları sadece teknik ve maddi unsurlardan değil, aynı zamanda sosyal ve insani unsurlardan oluşan dinamik yapılar olarak ele alır ve yöneticilere daha insancıl ve etkili yönetim stratejileri geliştirmeleri için rehberlik eder.

Yorum yapın