Coşku ve Heyecanı Dile Getiren Metinler

Coşku ve Heyecanı Dile Getiren Metinler

Şiir

  • Şiir, edebiyatın en eski türlerinden biridir.
  • Farklı sanat anlayışlarına göre çeşitli tanımları yapılmış, hatta şiirin tanımlanamaz olduğu da iddia edilmiştir.
  • Şiir, ritim ve imgeler üzerine kurulmuş, kendine özgü dili ve anlatım şekliyle estetik bir etki yaratan bir söz sanatıdır.
  • Türkçede şiir için “koşuk”, “yır” ve “özün” gibi kelimeler önerilmişse de hiçbiri yaygınlık kazanmamıştır.
  • Ayrıca, nazımla şiirin birbirine karıştırılmaması gerekir.
  • Nazım, sadece bir anlatım şeklidir; şiir ise duyguların, düşüncelerin ve sembollerin ahenkli bir şekilde bir araya getirilmesidir.

Şiir ile İlgili Kavramlar:

İmge

  • İmge, yeniden üretilmiş bir görüntüdür ve her imge, bir bakış açısını yansıtır. Bir imgeyi nasıl algıladığımız ise bakış açımıza bağlıdır.

Sembol (Simge)

  • En basit şekliyle bir sembol, bir nesneyi temsil eden bir işarettir.
  • Sembol, somut bir nesnenin belirli bir anlamı taşımasıdır. Bir duyguyu, bir kişiyi veya bir olayı temsil edebilir.
  • Bir tür gizli işaret gibidir. Örneğin, bayrak, bir milletin bağımsızlığının simgesidir.
  • Sembol, toplumsal bir uzlaşmanın sonucunda oluşur. Çoğu zaman gösterilen ile sembol arasında doğrudan bir bağ bulunmaz. (Örneğin zeytin dalı barışın sembolüdür.)

Alegori

  • Bir düşünceyi ya da durumu başka bir şey üzerinden anlatma yöntemidir.
  • Temsili anlatımdır; bir şeyi başka bir şeyle canlandırma ya da yerine koymadır.
  • Fabllar, alegoriye örnek olabilir. Alegoride, gerçek birebir aktarılmaz, kurgu farklı anlamlar içerir.

İmge, Sembol, Alegori Örneği

  • Örneğin bir güvercini ele alalım. Bir ressamın bakış açısıyla çizdiği güvercin, bir imgedir.
  • Bu imgeyi nasıl algıladığımız, bizim bakış açımıza bağlıdır. Eğer güvercine baktığımızda barışı çağrıştırıyorsa, o güvercin artık bir sembol olur.
  • Bu sembolü kullanarak barış veya savaşın anlatılması ise alegoridir.

Ahenk

  • Şiirde ses, kelime veya dize tekrarları, ritim ve uyum oluşturur. Alterasyon, cinas, nakarat, hece ölçüsü, assonans, redif, aruz ve kafiye ahenk öğelerindendir.
  • Ahenk, uyum anlamına gelir. Ritim, sesin dalgalanması ve akışıdır.

Şiirde Konular

  • Şiirlerde ele alınan temalar, insanın iç dünyası, tabiat, aşk, ölüm, doğa ve toplumsal olaylar olabilir.

Ölçü (Vezin) Nedir?

  • Şiirde ahengi sağlamak amacıyla kullanılan yöntemdir.
  • Ölçü, dilin yapısına göre farklılık gösterir. Örneğin, Türkçede hecelerin sayısına dayalı hece ölçüsü kullanılırken, Arapça ve Farsçada seslerin uzunluğuna dayalı aruz ölçüsü kullanılır.
  • Türk edebiyatında, hece ölçüsü doğal ölçü olarak kabul edilir. İslam kültürüyle birlikte aruz ölçüsü de Türk şiirinde yer bulmuştur.

Vezin (Ölçü) Çeşitleri

  1. Hece Ölçüsü
    • Hece ölçüsü, şiiri oluşturan dizelerdeki hece sayılarının eşit olmasına dayalı bir ölçüdür.
    • Dizeler belirli yerlerden bölünür ve bu yerlere durak denir. Durak, kelimeleri bölmez.
  2. Aruz Ölçüsü
    • Aruz, hecelerin uzun veya kısa olmasına dayalı bir ölçüdür. Aruz ölçüsü, özellikle divan edebiyatında kullanılmıştır.
    • Türkçede kullanılmaya çalışılmış, ancak dil yapısına tam olarak uygun olmadığı için zorluklar yaşanmıştır.
  3. Serbest Ölçü
    • Serbest ölçü, herhangi bir kurala bağlı kalmadan yazılan şiirlerde kullanılır. Dizelerdeki hece sayısı ve seslerin uzunluğuna bakılmaksızın, şairin özgür bir şekilde yazdığı şiirlerdir.

Hece Ölçüsü (Hece Vezni)

  • Türk şiirinin milli ölçüsüdür. Hece sayısına göre düzenlenen dizelerle yazılır. İslami dönemden sonra divan edebiyatında aruz kullanılsa da halk şiirinde hece ölçüsü sürdürülmüştür.

Aruz Ölçüsü (Aruz Vezni)

  • Aruz, hecelerin uzun ve kısa olmasına dayalı bir ölçüdür. Türkçede aruz veznini uygulamak için Arapça ve Farsça kelimeler kullanılmıştır. Ancak aruz ölçüsü, Türkçeye tam olarak uyum sağlamamıştır. Zamanla şairler aruz veznini başarılı bir şekilde uygulamışlardır.

Serbest Ölçü (Serbest Vezin)

  • Serbest ölçü, herhangi bir ölçüye bağlı kalmadan yazılan şiirlerde kullanılır. Şairler, dizelerdeki hece sayısına ve seslerin uzunluğuna bakmaksızın özgür bir şekilde şiir yazabilir. Türk şiirinde serbest ölçü, özellikle 1940’lardan sonra Orhan Veli Kanık ile yaygınlaşmıştır.

 

 

Kafiye Türleri

Kafiye

  • Şiirde dizelerin sonlarında bulunan ses benzerliklerine kafiye, yani uyak denir.
  • Kafiye bulurken iki önemli noktaya dikkat edilmelidir:
  1. Kafiye, kelimenin kökünde aranmalıdır. Dizelere dikkatle bakıldığında, her iki kelimenin de ek aldığı durumlarda, kafiyenin kelimenin kök kısmında kaç sesin benzer olduğuna bakılır. Örneğin, “tam kafiye”de sesler tam olarak uyuşur.
  2. Bir kelime yalın haldeyken diğeri ek aldıysa ne yapılır? Bu durumda sadece ses benzerliğine bakılır. Örneğin, “erin” sesleri benzer olduğu için zengin kafiye yapılmış olur.

Redif

  • Dizelerin sonunda anlamı ve görevi aynı olan ekler, kelimeler ya da kelime gruplarının tekrarına redif denir.
  • İki tür redif vardır: 1. Eklerin veya kelime gruplarının tekrar edilmesi, 2. Aynı görevdeki eklerin tekrarlanması.

1. Eklerle Yapılan Redif:

  • “Ey sevgilim anlamadım ben bu çarkı / Kerem etmeyen beyin fakirden nedir farkı” dizelerinde “-ı” ekleri, her iki kelimede de aynı görevde olduğu için rediftir. “Ark” sesleri ise zengin kafiye yapar.

2. Sözcük Tekrarıyla Yapılan Redif:

  • “Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları / Örtün, üstüme örtün serin karanlıkları” dizelerinde “karanlıkları” kelimeleri anlamca aynı olduğu için rediftir. “İn” ekleri kişi eki olarak aynı işlevi görürken, “er” sesleri kafiye oluşturur.
  • “Üstümüze gelen boran, kış gibi / Şahin pençesinde yavru kuş gibi / Seher sabahında rüya düş gibi” dizelerinde “gibi” kelimesi redif, “ş” sesi ise kafiye olarak işlev görür.

NOT:

  • “Baş” ve “yaş” kelimelerinde “ı” ekleri biri belirtme durumu eki, diğeri iyelik eki olduğundan redif yoktur, sadece zengin kafiye vardır.

Kafiye Türleri

1. Yarım Kafiye:

  • Dizelerin sonunda tek ses benzerliğine yarım kafiye denir. Örneğin:
    kış
    kuş

2. Tam Kafiye:

  • Dizelerin sonunda iki ses benzerliği varsa buna tam kafiye denir. Örneğin:
    kaş
    yaş

3. Zengin Kafiye:

  • Üç veya daha fazla ses benzerliği zengin kafiye olarak adlandırılır. Örneğin:
    zamandan
    limandan

4. Tunç Kafiye:

  • Bir kelimenin başka bir kelimenin içinde tam olarak yer aldığı kafiye türüdür. Örneğin:
    “Kimi solgun, sarışın; kimi
    ak kimi
    kara
    Ne güzel şehirdir Ankara.”

5. Cinaslı Kafiye:

  • Yazılışları ve okunuşları aynı ama anlamları farklı olan kelimelerin kullanılmasıyla yapılan kafiye türüdür. Örneğin:
    “Bağ bana / Bahçe sana bağ bana.”

Kafiye Düzeni (Uyak Örgüsü)

1. Düz Kafiye:

  • Beyitlerle yapılan düz kafiye:
    a
    a
    b
    b
  • Dörtlüklerle yapılan düz kafiye: 1)
    a
    a
    a
    a

    a
    a
    a
    b

    a
    a
    b
    b

2. Sarmal Kafiye:

  • Kafiye düzeni:
    a
    b
    b
    a

3. Çapraz Kafiye:

  • Kafiye düzeni:
    a
    b
    a
    b

4. Mani Tipi Kafiye:

  • Üçüncü dize serbest bırakılarak yapılan uyak düzenidir.
    a
    a
    x
    a
  • Bu düzen tek dörtlükten oluşan manilerde, rubai ve tuyuğlarda kullanılır.

5. Örüşük Kafiye:

  • Kafiye düzeni:
    a
    b
    a
    b
    c
    d
  • Bu kafiye örgüsü terza rima denen nazım biçimi ile yazılır. Şiir son üçlü ile bitebilir.

6. Koşma Tipi Kafiye:

  • Halk şiirinde koşma, semai, varsağı ve destan türleri bu nazım şekliyle yazılır.
    a
    a
    x
    a

7. Gazel Tipi Kafiye:

  • Gazel, kaside gibi nazım şekilleri bu uyak düzeniyle yazılır. İlk beyit kendi arasında uyaklıdır.
    a
    a
    b
    a

Bu kafiye türleri düz uyak düzenine de dahil edilir.

 

Şiir Türleri

Lirik Şiir

  • Aşk, özlem, ayrılık gibi yoğun duyguları işleyen şiirlerdir.
  • Bu tür şiirlerde duygular yoğun bir coşku ve akıcılıkla dile getirilir.
  • Gazel, şarkı, koşma ve semai gibi nazım şekilleri lirik şiirin örnekleri arasında yer alır.
  • Eski Yunan edebiyatında şairler, şiirlerini lir denilen bir çalgıyla söyledikleri için bu tür şiirlere lirik adı verilmiştir.
  • Lirik şiir, dünya edebiyatında en yaygın ve sevilen türlerden biridir.
  • İnsanın kalbine hitap eden, okunduğunda kişiyi duygulandıran ve coşturan bir yapısı vardır.
  • Eski Yunan edebiyatında Sappho ve Pindaros, Latin edebiyatında Catullus ve Horatius bu türün öncüleri arasında yer alır.
  • Batı edebiyatında Rönesans döneminde Petrarca, Ronsard; romantizm akımında ise Lamartine, Hugo, Goethe ve Schiller lirik şiirin başarılı temsilcileridir.
  • Türk edebiyatında Fuzuli, Nedim, Baki, Karacaoğlan, Yunus Emre gibi isimler bu türde önemli eserler vermiştir. Yahya Kemal ve Cahit Sıtkı da modern dönemin önde gelen lirik şairleridir.

Pastoral Şiir

  • Doğanın güzelliklerini, kır hayatını, dağları, ormanları ve köy yaşamını anlatan şiir türüdür.
  • Şair, doğayla olan duygusal bağını ifade ediyorsa buna “idil” adı verilir; bir çobanla konuşuyormuş gibi yazılmışsa bu “eglog” olarak adlandırılır.
  • Pastoral şiir, sade, gösterişten uzak ve doğrudan bir anlatıma sahiptir. Bu nedenle “bukolik şiir” yani çoban şiiri olarak da bilinir.
  • Türk edebiyatında pastoral şiirin ilk örneği Abdülhak Hamit’in “Sahra” adlı eseridir.
  • Bu türün dünya edebiyatındaki ilk temsilcileri Theokritos ve Vergilius’tur.

Epik Şiir

  • Destansı özellikler taşıyan şiirlerdir.
  • Kahramanlık, yiğitlik gibi konuları işler ve okuyanda cesaret, mücadele duygusu uyandırır.
  • Epik kelimesi, Yunancada “destan” anlamına gelen “epope” sözcüğünden türemiştir.
  • Yazının bulunmadığı dönemlerde halkın tarihsel deneyimlerini ve önemli olaylarını anlatan destanlar, epik şiir sayılmaktadır.
  • Bu türdeki şiirler, genellikle tarihsel bir olaydan esinlenir ve gerçeklik temeline dayanır.
  • Epik şiirler, okuyucuyu coşkuyla etkiledikleri için çoğu zaman lirik özellikler de barındırır.
  • Bu türdeki şiirlere “destan” ya da “hamasi şiir” de denir.
  • Koçaklama türündeki şiirler epik şiire örnek gösterilebilir.
  • Epik şiirlerde olağanüstü olaylar sıkça yer alır.
  • Doğal ve yapay destanlar bu türün önemli eserlerindendir.

Didaktik Şiir

  • Öğretici, bilgi verici, öğütleyici bir amaç taşıyan şiirlerdir.
  • Ahlaki dersler vermeye yönelik bir içeriğe sahiptir.
  • Anlatımı kuru ve açıklayıcıdır; duygu yoğunluğu zayıftır.
  • Manzum hikayeler ve fabllar bu türde yazılan eserlerdir.
  • Eski çağlarda ozanların toplumu eğitici bir role sahip olduğu kabul edilirdi. Eski Yunan edebiyatında Hesiodos, bu türün ilk örneklerini veren şairlerdendir.
  • Türk edebiyatında didaktik şiire “ta’limi” adı verilmiştir.
  • Yusuf Has Hacib’in Kutadgu Bilig adlı eseri, Türk edebiyatındaki ilk didaktik şiir örneği olarak kabul edilir.
  • Didaktik şiirin önemli örnekleri arasında Aşık Paşa’nın Garipname’si, Nabi’nin Hayriye’si ve Tevfik Fikret’in Haluk’un Defteri yer alır.

Satirik Şiir

  • Toplumdaki bozuklukları, yanlışlıkları ve düzensizlikleri eleştiren şiir türüdür.
  • Divan edebiyatında hiciv, halk edebiyatında taşlama, modern edebiyatta ise yergi adıyla anılır.
  • Bu şiirlerde bir kişi, olay ya da durum eleştirel ve alaycı bir üslupla anlatılır.
  • Satirik şiirlerde didaktik unsurlar da görülebilir.
  • Antik Yunan’da Diogenes, 18. yüzyılda ise Voltaire satirik şiirleriyle tanınmıştır.
  • Türk edebiyatında Şeyhi’nin “Harname” adlı eseri, satirik şiir örneklerinden biridir. Ayrıca Şair Eşref, Neyzen Tevfik, Nefi ve Ziya Paşa da hiciv şiirleriyle tanınan şairlerdir.

 

Yorum yapın