Yarım Uyak (Kafiye) Nedir?

Yarım Uyak (Kafiye)

Yarım uyak, yalnızca tek bir ünsüz harfin benzerliğine dayanan kafiyedir. Zaman zaman bir ünlü harfin benzerliği ile de oluşturulabilir. Türk şiirinde en sık kullanılan uyak türlerinden biri olup, özellikle İslamiyet öncesi Türk edebiyatı ve halk edebiyatında yaygın olarak kullanılmıştır. Yarım uyak, halk şiirlerinin doğal ve sade yapısına uygun olduğu için tercih edilir.

Yarım Uyak (Kafiye) Örnekleri

Örnek 1:

Kış gününde güller bitmez
Dalında bülbüller ötmez
Can arzular elim yetmez
Gönül selam ister şimdi

(Karacaoğlan)

Açıklama: Bu şiirdeki dizelerde yer alan “-t” sesi, yalnızca tek bir sesin benzerliğiyle oluşmuş ve yarım uyak yapısı sağlamıştır. “-mez” ekleri ise hem yazılış hem görev olarak aynı oldukları için redif görevi görmektedir.

Örnek 2:

Ecel büker belimizi
Söyletmez dilimizi
Hasta iken hâlimizi
Soranlara selâm olsun

(Yunus Emre)

Açıklama: Şiirdeki “-imizi” ekleri hem yazılış hem de görev bakımından aynı oldukları için redif olarak değerlendirilir. Dizelerde “-l” sesi, yalnızca bir sessiz harf benzerliği sağladığından yarım uyak oluşturmuştur.

Örnek 3:

Kim okurdu kim yazardı
Bu düğümü kim çözerdi
Koyun kurt ile gezerdi
Fikir başka başk’olmasa

(Aşık Veysel)

Açıklama: Şiirin dizelerinde “-ar” ve “-di” ekleri rediftir çünkü hem yazılış hem de görevleri aynıdır. “-z” sesi ise sadece tek bir harfin benzerliğiyle yarım uyak oluşturmuştur.

Örnek 4:

Ben çektiğim kimler çeker
Gözlerim kanlı yaş döker
Bulanık bulanık akar
Dağlarım seliyim şimdi

(Kul Mustafa)

Açıklama: Dizelerde “-ar” ve “-er” geniş zaman ekleri redif olup, “-k” sesi tek bir sessiz harfin benzerliğine dayandığı için yarım uyak oluşturur.

Örnek 5:

Hüdai zamanın geçer başına
Kuşlar bile kavuştu eşine
Bu mevsimde dağlar başına
Yâr ile kaçmanın zamanı geldi

(Âşık Hüdai)

Açıklama: Şiirde “-ş” sesi tek bir harfin benzerliği ile yarım uyak oluştururken, “-ına” ekleri ise hem yazılış hem görev olarak aynı oldukları için rediftir.

Örnek 6:

Üstümüzden gelen boran kış gibi
Şahin pençesinde yavru kuş gibi
Seher sabahında rüya düş gibi
Çağırta bağırta aldı dert beni

(Pir Sultan Abdal)

Açıklama: “gibi” kelimeleri redif görevindedir, çünkü hem yazılışları hem de anlamları aynıdır. “-ş” sesi ise yarım uyak oluşturmuştur.

Örnek 7:

Senin yazın kışa benzer
Bir sevdalı başa benzer
Çok içmiş sarhoşa benzer
Duman eksilmeyen dağlar

(Anonim)

Açıklama: Şiirde “-a benzer” ifadeleri rediftir, çünkü aynı görev ve yazılışla kullanılmıştır. “-ş” sesi ise dizelerde yarım uyak oluşturur.

Örnek 8:

Varayım da mezarına varayım
Başucunda el kavuşup durayım
Bıktın mıydı benden deyip sorayım
Mezarına giden yollar iniler

(Dadaloğlu)

Açıklama: “-ayım” ekleri rediftir, çünkü aynı anlamı ve yazılışı taşır. Dizelerde yer alan “-r” sesi ise yarım uyak oluşturur.

Örnek 9:

Coştu deli gönül coştu
Sevda gelip serden aştı

(Köroğlu)

Açıklama: “-tı” ekleri geçmiş zaman ekleri olup rediftir. “-ş” sesi ise sadece bir ünsüz benzerliği sağladığından yarım uyak oluşturur.

Örnek 10:

Öldürüp kanıma girme
Gayrılara gönül verme
Ela gözlerine siyah sürme
Çekme beni öldürsün

(Âşık Ömer)

Açıklama: “-me” ekleri olumsuzluk ekleri olarak rediftir, çünkü yazılış ve görevleri aynıdır. “-r” sesi ise tek bir ses benzerliği ile yarım uyak oluşturur.

Örnek 11:

Beyaz giyme toz olur
Sarı giyme söz olur
Gel yeşiller giyelim
Muradımız tez olur

(Ahmet Sevinç)

Açıklama: “Olur” kelimeleri rediftir, çünkü anlam ve yazılışları aynıdır. “-z” sesi ise yarım uyak örneği olarak dizelerde yer almıştır.

Örnek 12:

Benim çektiğim kim çeker
Gözlerim kanlı yaş döker
Bulanık bulanık akar
Dağların seliyim şimdi

(Kayıkçı Kul Mustafa)

Açıklama: “-er” ekleri geniş zaman eki olduğu için rediftir. “-k” sesi ise tek bir harf benzerliğiyle yarım uyak oluşturur.

Örnek 13:

Bir geliş var!.. Ne mübarek, ne garib âlem bu!..
Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu…

(Yahya Kemal Beyatlı)

Açıklama: Yarım uyak sadece ünsüz harf benzerliğiyle değil, bazen ünlü harf benzerliğiyle de oluşabilir. Bu dizelerde en sonda yer alan “-u” sesleri yalnızca ünlü harf benzerliğine dayandığından yarım uyak olarak kabul edilir.

Yarım uyak, Türk edebiyatında sık kullanılan bir kafiye türüdür ve özellikle halk şiirlerinde güçlü bir ahenk unsuru olarak öne çıkar. Yalın ama etkili bir anlatım sunan bu kafiye türü, şiirlerde müzikaliteyi artırır ve dilin ses yapısına zenginlik katar.

Yorum yapın