Ahmet Paşa’nın Hayatı Eserleri ve Edebi Kişiliği Hakkında Bilgiler

Ahmet Paşa’nın Hayatı

Ahmet Paşa, 1426 yılında dünyaya gelmiştir, ancak doğum yeri ile ilgili kaynaklarda net bir bilgi bulunmamaktadır. Fatih Sultan Mehmet’in hocalığını yapmış olan Ahmet Paşa, ayrıca II. Mehmet ve Sultan II. Bayezid dönemlerinde çeşitli devlet görevlerinde yer almış; vezirlik, kazaskerlik ve kadılık gibi önemli makamlara kadar yükselmiştir.

Eğitimini II. Murat döneminde tamamlayan Ahmet Paşa, bu süreçte Arapça ve Farsça dillerini öğrenmiştir. Şair olarak ün kazanmasının yanı sıra, vezirlik makamına kadar çıkmıştır. Döneminin en önemli şairlerinden biri kabul edilen Ahmet Paşa, yaşadığı çağın büyük bir edebi dehası olarak görülür.

Padişah ile arasının bozulması üzerine bir dönem Yedikule Zindanları’na hapsedilmiştir. Ölüm korkusu ile günlerini geçiren Ahmet Paşa, bu zor durumdan kurtulabilmek amacıyla meşhur “Kerem Kasidesi” adlı şiirini kaleme alır. Bu etkileyici şiir Fatih Sultan Mehmet’e ulaşınca, padişah bu şiirden çok etkilenir ve Ahmet Paşa’yı affeder.

Ahmet Paşa, 1496 yılında Bursa’da hayata veda etmiştir. Vasiyeti üzerine, Muradiye Camisi yakınında kendi yaptırdığı medresenin yanına defnedilmiştir.


Edebi Kişiliği

Ahmet Paşa, 15. yüzyılın en büyük Divan edebiyatı şairlerinden biri olarak kabul edilir. Fatih Sultan Mehmet döneminde özellikle kaside alanında en başarılı isimlerden biri olmuştur. Aynı zamanda gazel türünde de derin bir yetkinliğe sahiptir ve bu alandaki başarısıyla tanınır.

İran şiirindeki ritmi ve ahengi, Divan şiirine başarıyla uyguladığı için kendisine “Sultanü’ş Şuara” (Şairlerin Sultanı) unvanı verilmiştir. Şiirlerini Divan adlı eserinde bir araya toplamıştır.

Şiirlerinde aşk, günlük hayat ve beşeri duygular başlıca temaları oluşturur. Özellikle beşeri aşk ve din dışı konular şiirlerinde ön plandadır. Aruz ölçüsünü ustalıkla kullanmış, bu ölçüyü Türkçeye başarıyla uyarlamıştır. Ahmet Paşa’nın şiirlerinde mısra yapısı oldukça sağlamdır ve içten, sade bir söyleyişe sahiptir. Şiirlerinde kelime seçiminde büyük özen göstermiş, her kelimeyi dikkatle seçmiştir.

Aynı zamanda nazire geleneğini başlatan isimlerden biridir. Şairin zarif, esprili ve hazırcevap kişiliği de edebi dünyada kendisine büyük bir ün kazandırmıştır. Necati, Zati, Baki gibi ünlü şairler ona nazireler yazmıştır. Ahmet Paşa’nın şöhreti Türk dünyasında çok geniş bir alana yayılmış, hatta Türkistan ve İran gibi uzak diyarlarda bile ün salmıştır.


Eserleri

  • Divan: Ahmet Paşa’nın tüm şiirlerinin toplandığı eserdir.
  • Benefşe: Şiirlerinde yer alan çiçek temalarını işlediği bir eserdir.
  • Ab: Suyun kutsallığı ve metaforik anlamları üzerine yazdığı şiirlerin bulunduğu bir derlemedir.

Ahmet Paşa, eserleriyle hem Divan edebiyatına yön vermiş hem de şairlere ilham kaynağı olmuştur.

Kerem Kasidesi

Der Medh-i Sultan Mehmed Hân

Ey muhît-i keremün katresi ummân-ı kerem
Bâğ-ı cûd ebr-i kefünden tolu bârân-ı kerem

Matla-ı subh-ı zafer mihr-i zekâ ebr-i hayâ
Felek izz ü alâ dâver-i devrân-ı kerem

Tâc bahş-ı ser-i sultân-ı salâtin-i cihân
Zînet-i taht u nigîn Hazret-i sultân-ı kerem

Zıll-ı Hakk Şâh Muhammed ki işiği gökinün
Kem-terin ılduzı olur meh-i tâbân-ı kerem

Ayağı toprağıdur cevher-i iksir-i hayât
Âsitânı tozıdur sürme-i ayân-ı kerem

Açılur hulk-ı nesîmiyle gül-i gülşen-i cûd
Bezenür lutfi zülâliyle gülistân-ı kerem

Bahr-ı ahzar ne durur kulzüm-i cûdında habâb
Katre-i feyzi nedür ebr-i dür-efşân-ı kerem

Bî-kıyâs olalı ihsânlarun ey hüccet-i cûd
Kâtı oldı cedel-i haşmunı bürhân-ı kerem

Kefi birr demde nisâr itdüği gencin oşrin
Haşre dek vezni demez kefe-i mizân-ı kerem

Ne melek hûy meliksin ki dem-i lutfun ile
Kevser-i cûd akıdur ravza-i Rıdvân-ı kerem

Ne kerâmet kodı Hakk zât-ı kerîmünde kolur
Ayağun basduğı yir çeşme-i hayvân-ı kerem

Bulmasa nâm-ı şerîfünle şeref-nâme-i cûd
Ebter olaydı kamu defter ü dîvân-ı kerem

Gün gibi saltanatun topı göğe ağsa ne tan
Sana buldı bu meydânda çü çevgân-ı kerem

Bahr-ı cûdun nice şerh olakonun reşhasıdur
Hâsıl-ı kân-ı sehâ mâye-i ummân-ı kerem

Saltanat hilatini kaddüne hayât-ı felek
Râst biçmese açılmazdı girîbân-ı kerem

Ne kadar zer var ise dest-i zer-efşânun ile
Harf-i zer gibi perâkendedür ey kân-ı kerem

Sîm sûretde sitem şekline yazıldığıçün
Tağıdursın anı düşman gibi ey hân-ı kerem

Gök tenûrında kurı kurs okınur mihr ile mâh
Hân-ı lutfunla firâvân olalı nân-ı kerem

Kâse-i hırs toyar sofra-i ihsânundan
Dest-i inâmun ile âm olalı hân-ı kerem

Mihr-i cûdun çemen-i lutfa zer-efşân olalı
Gülşen-i dehri bezer nergis-i bûstân-ı kerem

Bûy-ı hulkundan urur müşk gibi dem ki tutar
Hoş revâyihle cihân bâğını reyhân-ı kerem

Ahmedün gam makası kesdi dilin şem gibi
Sana Rûşen diyemez hâlini sultân-ı kerem

Sen Süleymânı ne dille öğe birr mûr-ı zaîf
Getüre nutka meger lutfun ile anı kerem

Husrevâ pâreledi cevr eli sabrum yakasın
Dest-gîr olsa demidür bana dâmân-ı kerem

Midhatün bülbülini gam kafesine koma kim
Hayfdur tûtiye zehr ey şeker-istân-ı kerem

Ekremül-halksın ey vâsıta-i ikd-i kirâm
Her leîmün sözin işitme budur şân-ı kerem

Kul hatâ kılsa nola afv-i şehenşâh kanı
Tutalım iki elüm kanda imiş kanı kerem

Umaram cürmümi gark itmeğe rahmet suyına
Mevc-i ihsânun ile cûş ide ummân-ı kerem

Bir kara toprağam ihyâ-yi memât itmek içün
Yağsa cûdın bulıdından nola nîsân-ı kerem

Nice kiklîm-i mürüvvetde geçe hükm-i vefâ
Nice keyvân-ı atâda tura dîvân-ı kerem

Nice kinsân ola âlemde abîdül-ihsân
Nice kim ola cihân tâbi-i fermân-ı kerem

Dest-i ihsânun ile yapıla bünyâd-ı sehâ
Pâye-i kadrün ile yucala eyvân-ı kerem

Nice kim Kabe müsâfirlerini lutf-ı İlâh
Rahmeti hânına herr sâl ide mihmân-ı kerem

Îd-i ferhundene kurban ide adânı felek
Sen ehibbâna buyur âb-ı sehâ nân-ı kerem

Ömr-i hasmun ire târih gibi pâyâna
Nâmunı nâme-i ikbâl ide unvân-ı kerem

Ahmet Paşa

 

Yorum yapın