“DEĞİL Mİ Kİ” BAĞLACI
Bu bağlaç, gerekçe ve doğrulama ilişkisi kurar ve genellikle bir durumu ya da davranışı haklı çıkaran bir ifade olarak kullanılır.
Örnekler:
- “Bize yanlış yapanlar onlar değil mi ki, biz de onlara aynı şekilde karşılık verelim?”
- “Bu kuralları ihlal eden biz değil miyiz ki, böyle sonuçlara katlanmak zorundayız.”
Pekiştirme Bağlaçları
“DE” BAĞLACI
Cümlelere “dahi,” “bile,” “eşitlik,” ve “gibi” anlamları ekler. “De” bağlacı her zaman ayrı yazılır ve ünlü benzeşmesi kuralına uymaz. Kalınlık-incelik uyumu sağlar. Özellikle özel isimlerden sonra kesme işareti kullanılmaz. Bu bağlaç, cümleye ekstra anlam ekler, cümlenin vurgusunu artırır.
“de” Bağlacının Cümleye Kattığı Anlamlar:
- Eşitlik, gibilik Anlamları:
- “Geçen hafta bu kitabı ben de okudum.”
- “O bölgeye ben de zamanında gitmiştim.”
- Küçümseme, Alay Anlamları:
- “Evde ev olabilseydi, ne iyi olurdu.”
- “O kadar maaş sahibi olacak da, bize bakacak mı?”
- Abartma Anlamı:
- “Gerçekten bir saray gibiymiş burası!”
- “Urfa’da hava öyle sıcak ki, dayanılmaz.”
- Şaşma Anlamı:
- “Çocuklar da mı bizimle gelecekmiş?”
- “Abdullah da mı bu işin içindeymiş?”
- Sebep, İnat, Korkutma Anlamları:
- “Babası ona kızdı da, o gece evi terk etti.”
- “Bu işler bu saatte yapılacak da, yapacağım diyor.”
- “Verdiğim işleri zamanında yapmazsan, göreceksin.”
- Sitem, Kızgınlık, Azarlama, İstek, Yakınma, Hayıflanma, Memnuniyet, Tehdit Anlamları:
- “Köyümüze gelmişsin de bizi hiç ziyaret etmemişsin.”
- “İki saat ders çalış da sonra dışarı çık.”
- “Abdullah’a ne oluyor da her işe karışıyor?”
- “Evimize bir uğra da, sinemaya gidersin.”
- “Bir türlü seviyemize inip ders anlatamadı.”
- “Tatilimi tatil gibi geçiremedim, hayıflanıyorum.”
- “Ne kadar iyi ettiniz de bu soğukta çay getirdiniz!”
- “Borçlarını ödeme de seni göreyim.”
- “Ama,” “Fakat,” “Lakin” Anlamlarında Kullanım:
- “Okula gelmiş de, derse girmeden tekrar eve dönmüş.”
- “Sınavı geçmiş de, kazanan kişi olamamış.”
- Şart, Rica, Övünme, Değişmezlik Anlamları:
- “İngilizce kelimeleri yazıp da öğrenmelisin.”
- “Bize izin ver de, yola çıkalım.”
- “Ankara’ya gideyim de, nasıl tüm işleri hallederim gör.”
- “Çalışsan da, kazanman zor.”
“BİLE” BAĞLACI
Bu bağlaç, pekiştirme anlamı katar ve “de” ve “dahi” bağlaçları ile benzer özelliklere sahiptir. Birbirlerinin yerine kullanılabilir.
Örnekler:
- “Bu soruyu Ayşe bile yapamaz.”
- “Gelirse bile, bu saatten sonra yetişmesi zor.”
- “Benimle bir tek Allah’ın kelamı bile konuşmadı.”
“DAHİ,” “ÜSTELİK,” “HATTA,” “AYRICA,” “HEM DE” BAĞLAÇLARI
Bu bağlaçlar cümlelere pekiştirme anlamı ekler ve bazı durumlarda birbirlerinin yerine kullanılabilir.
Örnekler:
- “Ben dahi, onu bu konuda ikna edemedim.”
- “Konuşmuyor, üstelik günden güne eriyor.”
- “Onu orada gördüm, hatta onunla sohbet ettim.”
- “Matematikte, İngilizcede hatta müzikte düşük not aldı.”
“KISACASI,” “DEMEK Kİ,” “AÇIKÇASI,” “ÖYLEYSE,” “YANİ,” “O HALDE,” “ÖZETLE,” “ANLAŞILIYOR Kİ,” “ANLAŞILAN,” “NİTEKİM” BAĞLAÇLARI
Bu bağlaçlar, önceki cümle veya cümlelerin özetini yapar ve sonuç cümlelerine bağlar.
Örnekler:
- “Bu işin kısacası hepimiz zararlı çıkacağız.”
- “Demek ki, kedi bu bölgeye sürekli geliyormuş.”
- “Bu işten açıkçası ben de sıkıldım.”
- “Onlar gelmeyecek, anlaşılana göre, öyleyse biz de gidelim.”
- “Bu çeşme artık akmayacak, yani umudumuzu kesmeliyiz.”
- “Kimse bizi dinlemiyor, o halde biz de çıkıp gidelim.”
- “Tiyatroyu sonlandırdım, özetle artık oynamayacağız.”
- “Herkes kendince bir kural koymuş, anlaşılacak ki yönetim boşluğu var.”
- “Bu kuyruk yine uzayıp gitmiş, anlaşılan bize gitmek düşüyor.”
- “Kimse onu desteklemedi, nitekim yalnız kaldığını fark etti.”
“Kİ” BAĞLACI
Bu bağlaç, çeşitli anlam ilişkileri kurar ve genellikle cümleleri bağlamak için kullanılır. “Ki” bağlacından sonra gelen cümle, önceki cümlenin açıklayıcısı olur.
Örnekler:
- “Çok çalışmadı ki, istediği başarıyı elde edemedi.”
- “Akşam odama okulun bekçisi girmiş mi ki?”
- “Eve vardım ki, her tarafı su basmış.”
- “Anlatsam da beni dinlemez ki…”
- “Sabah geç uyanmış olmalı ki, derslerine yetişememiş.”
- “Sen ki dağlara ferman yazdıran kişisin.”
Uyarılar:
- “Ki” bağlacı bazı kelimelerle kaynaşarak bitişik yazılır: çünkü, mademki, halbuki, belki, sanki, meğerki, oysaki.
- Kaynaşmanın oluşmadığı sözlerde “ki” bağlacı her zaman ayrı yazılır: diyelim ki, demek ki, öyle ki, elbette ki, tut ki, ne var ki.
- “Ki” bağlacının yer aldığı kelimeye “-ler, -lar” eklerini getirdiğimizde anlamlı bir sözcük oluşursa “ki” bağlaçtır; anlam bozulursa sıfat yapan veya ilgi zamiri olan “-ki” ekidir.
- Çekimli fiillerden sonra gelen “ki” eki her zaman bağlaç olan “ki” ekidir.
- Sıfat yapan “-ki” eki, sıfat tamlaması kurar ve isme yer ve zaman anlamı katar.
Örnekler:
- “Kalpteki sızı kolay kolay geçmez.”
- “Bil ki, sizin de saltanatınız bir gün bitecektir.”
“İLE” BAĞLACI
“İle” bağlacı, benzer görevdeki kelimeleri birbirine bağlar. Bu bağlacın işlevi, “ve” bağlacına benzerdir, ancak cümleleri bağlamada daha sınırlı bir kullanıma sahiptir. Ayrıca “ile” bağlacının kullanımı sırasında “i” sesi düşürülebilir ve bazı durumlarda sözcükle bitişik yazılabilir.
Örnekler:
- Tuba ile Betül, kardeşler gibi görünürler. (İsimleri bağlamış)
- Derya ile Ali, geçen yaz evlenmişlerdi. (Özneleri bağlamış)
- Kitap okumak ile yazı yazmak, onun hobilerindendir. (Fiilimsileri bağlamış)
- Bir elbise ile bir somun ekmek alıp eve döndü. (Sıfat tamlamalarını bağlamış)
Not: “İle” bağlacı, edat ve zarf olarak da kullanılabilir.
Örnekler:
- Ankara’ya uçak ile gidecekmiş. (Edat olarak)
- Arkadaşına hasretle sarıldı. (Zarf olarak)
Uyarı: “İle” hem edat hem de bağlaç olarak kullanılır. “İle” bağlacının yerine “ve” bağlacı getirilebiliyorsa, bağlaç olarak; getirilemiyorsa, edat olarak kullanılmıştır.
Örnekler:
- Yarın sabah uçak ile İstanbul’a gidecek. (Edat olarak; “ve” ile yapılamaz)
- Ali ile Semra, mutlu bir geleceğe ilk adımı attılar. (Bağlaç olarak; “ve” ile de kullanılabilir)
“İSE” BAĞLACI
“İse” bağlacı, cümlelere koşul veya şart ifade eden bir anlam katar. Bu bağlaç, kendisinden önceki sözcükle bitişik yazılabilir ve bu durumda “i” sesi düşer.
Örnekler:
- Babası işe gitmişse, annesi ise hastaneye gitmiş. (Koşul)
- Öğretmen bağırıyordu, çocuk ise buna hiç aldırış etmiyordu. (Koşul)
- Mehmet şiirden hoşlanır, ben ise romandan zevk alırım. (Koşul)
Uyarı: “İse” ek fiil olarak da kullanılır. Ek fiil, basit kipleri birleşik kip yapabilir ve olumsuz hale getirilebilir; ancak bağlaç olan “ise”nin olumsuzu yapılamaz.
Örnekler:
- Mustafa gelmişse, biz çıkıp gideceğiz. (Ek fiil)
- Bunu yazacaksa, Abdullah yazar. (Ek fiil)
“İSTER… İSTER” BAĞLACI
“İster… ister” bağlacı, cümlede birbirine bağlı öğeleri bağlamada kullanılır. Bu bağlaç, çeşitli seçenekleri ifade eder.
Örnekler:
- İster mavi gömleği ister kırmızı kazağı alabilir. (Nesneleri bağlamış)
- Sınavdan sonra ister eve ister çarşıya gidebilir. (Tümleçleri bağlamış)
- İster Ali ister Mehmet bu işi başarabilecek kişilerdir. (Özneleri bağlamış)
“HİÇ OLMAZSA” VE “HİÇ DEĞİLSE” BAĞLAÇLARI
Bu bağlaçlar, cümlelere “bari” anlamı katar ve genellikle bir tür minimum beklentiyi ifade ederler.
Örnekler:
- Oraya giderken, hiç olmazsa elinde bir şey götürseydin. (Bari)
- Arkadaşın yanlış yapmış, hiç değilse siz doğruyu yapsaydınız. (Bari)
- Toplantıya babası gidemiyorsa, hiç değilse siz gidin. (Bari)
“OYSA, OYSAKİ, HÂLBUKİ” BAĞLAÇLARI
Bu bağlaçlar, karşıtlık anlamı kazandırır ve genellikle iki cümleyi bağlamada kullanılır.
Örnekler:
- Beni bırakıp gitmiş olabilirsin, oysa ben manen oradayım. (Karşıtlık)
- Okulu bırakmak zorunda kalmıştı, oysa ki dersleri oldukça iyiydi. (Karşıtlık)
- Gelirken bize uğramamış, hâlbuki zaman vardı. (Karşıtlık)
“ŞAYET, EĞER” BAĞLAÇLARI
Bu bağlaçlar, koşul veya şart ifade eder ve genellikle olasılıkları belirtirler.
Örnekler:
- Eğer beni sevseydin, bunları bana yapmazdın. (Koşul)
- İnsanları seviyorsan, onlara adaletle muamele et. (Koşul)
- Şayet dersleri dinlemeyecekseniz, neden geldiniz okula? (Koşul)
“MEĞER, MEĞERSE” BAĞLAÇLARI
Bu bağlaçlar, beklenmedik durumları veya durumların farkına varmayı ifade eder.
Örnekler:
- Biz onu adam sanıyorduk, meğer vicdansız biriymiş. (Beklenmedik durum)
- Meğerse Mustafa okul yerine çarşıya gidiyormuş. (Beklenmedik durum)
- Çok cesaretli olduğunu söylüyordu, meğerse hepsi yalanmış. (Beklenmedik durum)
“BİR… BİR” BAĞLACI
Bu bağlaç, iki benzer durumu ifade eden örnekleri birbirine bağlar ve genellikle tekrarı vurgular.
Örnekler:
- Ben bir seni bir gülü sevdim bu dünyada. (Benzerlik ve tekrarı vurgulama)
- Bir sana yandım, olayda bir de o öksüze. (Benzerlik ve tekrarı vurgulama)
YAPILARINA GÖRE BAĞLAÇLAR
1. Yalın (Basit) Bağlaçlar
Yalın bağlaçlar, yapım eki almamış ve tek başına kullanılan bağlaçlardır. Bu tür bağlaçlar kök halinde bulunur ve cümlelerde işlevlerini yerine getirirken herhangi bir ek almadan kullanılır.
Örnekler:
- ve: İki düşünceyi birleştirir. Örneğin, “Ali ve Ayşe sinemaya gitti.”
- ile: İki unsuru birbirine bağlar. Örneğin, “Sarı ile yeşil renkler uyumlu.”
- de: Ek olarak . Örneğin, “O da gelecek.”
- hem: Birden fazla unsuru ifade eder. Örneğin, “Hem çalışkan hem de akıllı.”
- yani: Açıklama yapar. Örneğin, “Bu çok zor, yani herkesin yapabileceği bir şey değil.”
- ama: Karşıtlık ifade eder. Örneğin, “Çok yorgunum, ama yine de gideceğim.”
- fakat: Aynı şekilde karşıtlık ifade eder. Örneğin, “Bu doğru, fakat eksik bir bilgi.”
- meğer: Beklenmedik bir durumu ifade eder. Örneğin, “O kadar iyiymiş, meğer hiç öyle görmedim.”
- lakin: Karşıtlık belirtir. Örneğin, “İyi çalıştı, lakin sonuçlar pek tatmin edici değil.”
- eğer: Koşul belirtir. Örneğin, “Eğer hava güzel olursa, pikniğe gideceğiz.”
2. Türemiş Bağlaçlar
Türemiş bağlaçlar, yapım eki alarak türemiş olan bağlaçlardır. Bu bağlaçlar, kök kelimenin üzerine eklenen eklerle oluşur ve bu ekler, bağlacın anlamını genişletir veya değiştirir.
Örnekler:
- kısaca (kısa-ca): Kısalttığımızda anlamını belirten bağlaç. Örneğin, “Kısaca özetle, bu proje başarılı.”
- yalnızca (yalnız-ca): Sadece . Örneğin, “Yalnızca iki kişi gelmiş.”
- üstelik (üste-lik): Ek olarak . Örneğin, “Çok yorucu, üstelik zaman da kısıtlı.”
- anlaşılan (anlaşıl-an): Anlam olarak çıkarım yapar. Örneğin, “Anlaşılan bu işi hepimiz üstleneceğiz.”
3. Birleşik Bağlaçlar
Birleşik bağlaçlar, birden fazla kelimenin bir araya gelmesiyle oluşur ve belirli bir anlam ifade eder. Bu bağlaçlar, genellikle kök ve eklerden meydana gelir ve farklı anlamları bağlamak için kullanılır.
Örnekler:
- yoksa (yok-ise): Alternatif veya olasılık belirtir. Örneğin, “Bunu yapmazsan, yoksa sonuçlar kötü olabilir.”
- oysa (o-ise): Karşıtlık ifade eder. Örneğin, “Ona gitmemeliydin, oysa çok iyi görünüyordu.”
- öyleyse (öyle-ise): Sonuç çıkarımı yapar. Örneğin, “Öyleyse bu yöntemi denemeliyiz.”
- ne var ki (ne-var-ki): Karşıtlık belirtir. Örneğin, “Her şey mükemmel, ne var ki birkaç sorun var.”
4. Öbekleşmiş Bağlaçlar
Öbekleşmiş bağlaçlar, birden fazla kelimeden oluşur ve ayrı yazılır. Bu tür bağlaçlar genellikle tekrar içerir ve cümlelerde belirli ilişkileri ifade etmek için kullanılır.
Örnekler:
- ya… ya: Seçim veya alternatifleri belirtir. Örneğin, “Ya bu yolu kullanırsın, ya da başka bir yol bulursun.”
- hem… hem: Birden fazla durumu ifade eder. Örneğin, “Hem çalışkan, hem de dikkatli.”
- ne… ne: Olumsuz anlamda kullanılır. Örneğin, “Ne hava iyi, ne de trafik.”
- ister… ister: Seçim veya alternatifleri belirtir. Örneğin, “İster sabah, ister akşam gelebilirsin.”
- olsun… olsun: Her durumda geçerli olduğunu belirtir. Örneğin, “Olsun nasıl olursa olsun, sonuç önemli değil.”
- gerek… gerek: Karşılaştırma yapar. Örneğin, “Gerek bu gerekse diğer yöntemler etkili.”
- hiç olmazsa: Minimum beklentiyi belirtir. Örneğin, “Hiç olmazsa bir çikolata al.”
- anlaşılıyor ki: Belirli bir sonuç çıkarır. Örneğin, “Anlaşılıyor ki herkes memnun.”
- demek ki: Sonuç çıkarımı yapar. Örneğin, “Demek ki bu iş gerçekten zor.”
- değil mi ki: Onaylama yapar. Örneğin, “Bu iyi bir fikir, değil mi ki?”
- ne yazık ki: Üzüntü belirtir. Örneğin, “Ne yazık ki bugün gelemedim.”
- ne var ki: Karşıtlık belirtir. Örneğin, “Ne var ki bu yöntem etkili olmayabilir.”
- bir… bir: Alternatifleri ifade eder. Örneğin, “Bir bu yolu deneriz, bir de diğer yolu.”
KULLANILIŞLARINA GÖRE BAĞLAÇLAR
1. Sıralama Bağlaçları
Sıralama bağlaçları, iki kelime veya cümleyi sırayla bağlamaya yarayan bağlaçlardır. Bu bağlaçlar, iki unsuru bir araya getirir ve sıralama ilişkisi kurar.
Örnekler:
- ve: İki düşünceyi veya nesneyi bağlar. Örneğin, “Kitap ve defter.”
- ile: İki unsuru birbirine bağlar. Örneğin, “Kalem ile kağıt.”
2. Denkleştirme Bağlaçları
Denkleştirme bağlaçları, iki kelime, kelime grubu veya cümle arasındaki karşılaştırmaları veya denkleştirmeleri ifade eder. Bu bağlaçlar genellikle alternatifleri veya seçenekleri belirtir.
Örnekler:
- ya… ya da: İki alternatif arasında seçim yapar. Örneğin, “Ya evde kalırız, ya da dışarı çıkarız.”
- veya: Alternatifleri ifade eder. Örneğin, “Kahve veya çay içebiliriz.”
- yahut: Alternatif veya seçenek belirtir. Örneğin, “Sınavı geçebiliriz yahut başka bir zaman deneriz.”
- veyahut: Alternatifleri belirtir. Örneğin, “Güzel bir plan yapabiliriz veyahut başka bir şey düşünürüz.”
3. Karşılaştırma Bağlaçları
Karşılaştırma bağlaçları, karşılaştırılan unsurları bağlamada kullanılır. Bu bağlaçlar, iki unsuru karşılaştırma ilişkisiyle bağlar ve benzerlikleri ya da farkları belirtir.
Örnekler:
- da… da: Karşılaştırmalı anlamda kullanılır. Örneğin, “Geldi de gelmedi de.”
- gerek… gerek: İki unsuru karşılaştırır. Örneğin, “Gerek bu gerekse diğer yöntemler.”
- olsun… olsun: Her iki durumda da geçerli olduğunu belirtir. Örneğin, “Olsun soğuk, olsun sıcak, yürüyüş yapalım.”
- ha… ha: İki durumu karşılaştırır. Örneğin, “Ha burada kal, ha dışarı çık.”
- hem… hem: Birden fazla unsuru ifade eder. Örneğin, “Hem iyi bir arkadaş, hem de harika bir iş arkadaşı.”
- ne… ne: İkisini de ifade eder. Örneğin, “Ne bu iyi, ne de o.”
- ister… ister: Seçenekleri belirtir. Örneğin, “İster burada kal, ister evde dinlen.”
- ya… ya: Alternatifleri ifade eder. Örneğin, “Ya bu yolu kullanırsın, ya da başka bir yol seçersin.”
4. İhtimal Bağlaçları
İhtimal bağlaçları, belirli bir olasılık veya koşul ifade eden bağlaçlardır. Bu bağlaçlar, durumların veya olayların gerçekleşme ihtimallerini belirtir.
Örnekler:
- eğer: Koşul veya şart belirtir. Örneğin, “Eğer hava iyi olursa pikniğe gidebiliriz.”
- şayet: Koşul ifade eder. Örneğin, “Şayet erken gelirsen, seni beklerim.”
Bu şekilde bağlaçların kullanımını ve yapılarını ayrıntılı olarak inceleyerek, dilin çeşitli bağlamlarında doğru ve etkili bir şekilde kullanabilirsiniz.